NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ كَثِيرٍ
حَدَّثَنَا
سُفْيَانُ
عَنْ أَبِي
إِسْحَقَ
عَنْ أَبِي
حَبِيبَةَ
الطَّائِيِّ
عَنْ أَبِي الدَّرْدَاءِ
قَالَ قَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
مَثَلُ
الَّذِي
يَعْتِقُ
عِنْدَ
الْمَوْتِ
كَمَثَلِ
الَّذِي
يُهْدِي
إِذَا شَبِعَ
Ebu'd Derdâ (r.a)'dan
rivayet olunmuştur; dedi ki: Resulullah (s.a.v) şöyle buyurdu:
"Ölürken köle azad
eden kimse (nin hali),döyunca (yemek) ikram eden kimse (nin hali)
gibidir."
İzah:
Nesâî, vesaya; Tirmizi
Vessiye; Dârimî, Vesâya; Ahmed b. Hanbel V 197. VI 448.
Bu hadis-i şerifte,
dünya malına ihtiyacı varken onu Allah yolunda sarf ederek ahireti dünyaya tercih
etmenin faziletine ve Allah yanındaki değerine işaret edilmektedir.
Bilindiği gibi bir
kimsenin bir mala ihtiyacı varken onun din kardeşine verip din kardeşini
kendine tercih etmesine "i'sar" denir.
İ'sar,
"Kendilerinde fakru ihtiyaç olsa bile (onları) öz canlarından daha üstün
tutarlar"[Haşr 9] ayet-i kerimesiyle övülmüştür. İşte mevzumuzu teşkil
eden bu hadis-i şerifte, ölüm yatağına düşmeden önce mallarını Allah yolunda
sarf edenler, Allah rızası için kölelerini azad edenler, ah irerlerin i
-dünyalarına tercih etmiş olmaları cihetiyle i'sar sahiplerine
benzetilmiş-tir.Ölüm yatağında kölelerini azad etmeye kalkanlar da kendi
menfaatini varislerin menfaatına tencih etmeleri cihetiyle büyük bir iştah ve
hırsla karnını doyurduktan sonra etrafındaki açları hatırlayıp, kalan yemeklerden
onlara ikramda bulunmaya kalkan kimseye benzetilmiştir.
Şüphesiz bu ikramın da Allah
yanında bir değeri vardır. Fakat, kendi karnı açken ve yemeğe ihtiyacı varken
kendi yemeğini din kardeşine ikram eden kişinin ikramı ile mukayese edilemez.